ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR İLKESİ NEDİR?
Anayasamızın 38. maddesinin 4.
fıkrasında “Suçluluğu hükmen sabit
oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” denilerek bir kimsenin “suçlu”
sıfatına konulabilmesi için suçluluğunun hükmen belirlenmiş olması gerektiği ifade
edilmektedir. Bu açıdan bir kişinin suçlu sayılabilmesi için her türlü şüpheden
uzak, somut delillerin varlığı son derece önemlidir. Diğer türlü kesin olmayan
ve soyut nitelikteki iddialar ve deliller bir kişinin suçlu olarak
sıfatlandırılmasına yetmeyecektir. Şüpheden sanık yararlanır ilkesi ise bir
kişinin suçluluğu konusunda bir kesinlik bulunmadığı yani şüpheden uzak somut
delillerin olmadığı durumda o kişinin suçlu sayılamayacağıdır. Yargıtay’a göre
şüpheden sanık yararlanır ilkesi; ceza davasında sanığın mahkumiyetine karar
verilebilmesi bakımından göz önünde bulundurulması gereken herhangi bir soruna
ilişkin şüphenin, mutlaka sanık yararına değerlendirilmesidir. Yani ilgili
kişinin suçluluğu konusunda bir şüphe söz konusu ise o kişinin suçlu olmadığı
yönünde karar verilmesi gerekmektedir.
ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR İLKESİ NEDEN ÖNEMLİDİR?
Özellikle kişinin ve ailesinin
hayatında büyük izler ve etkiler bırakabilecek ceza davalarında kişiye
verilecek olan cezanın adaletin yerini bulabilmesi açısından şüpheye yer
bırakmayacak kesinlikte, kesin ve somut deliller ışığında verilmesi
gerekmektedir. Aksi halde ise yani kesin ve somut delillerin bulunmaması
durumunda kişinin suçlu sayılmaması gerekmektedir. Kişilerin ve ailelerinin
büyük mağduriyetler yaşamaması adına bu konu büyük önem taşımaktadır.
Bu konuda bilgi almak ve görüşmek
istiyorsanız sitemizde yer alan iletişim bilgilerimizi kullanarak bizlere
ulaşabilirsiniz.